Ölümü anmanın fazileti
Hz. Peygamber s.a.v. şöyle buyurmaktadır:
“Lezzetleri kesip yıkan ölümden çokça bahsedin!”
Hadisin manası: Onu anmakla hazları bulandırın ki hazza olan meyliniz kesilsin. Dolayısıyla Allah’a yönelmiş olasınız!
Yine şöyle buyurmuştur:
“Eğer hayvanlar ölüm hakkında ademoğlunun bildiğini bilseydiler, insanlar onlardan semiz bir et yiyemezlerdi.” (Beyhâkî)
Yani üzüntü ve korkularından bir deri bir kemik kalırlardı.
Hz. Âişe r.anha şöyle sordu:
– Ey Allah’ın Rasulü, şehitlerle beraber haşrolunacak bir kimse var mı?
Hz. Peygamber s.a.v. cevap olarak şöyle dedi:
– Evet! Yirmi dört saatte yirmi defa ölümü anan kimse!” (Taberânî)
Bütün bu faziletlerin sebebi ölümün anılmasıdır. Ölümün anılması da aldanış evinden uzaklaşmayı ve ahiret için hazırlıklı bulunmayı gerektirir. Ölümden gaflet ise insanı dünya şehvetlerine dalmaya davet eder.
Hz. Peygamber s.a.v. şöyle buyurmuştur: “Müminin hediyesi ölümdür.” (Hakîm)
Bunu şu hikmete binaen söylemiştir: “Dünya müminin hapishanesidir.” (Müslim)
Çünkü mümin, dünyada nefsinin şiddetinden, şehvetlerinden uzak durmaktan, şeytana karşı koymaktan dolayı sıkıntıdadır. Bu bakımdan ölüm onun için bu azaptan kurtulmaktır. Kurtuluş ise onun için hediyedir. Zira Hz. Peygamber s.a.v şöyle buyurmuştur:
“Ölüm her müslüman için kefarettir.” (Ebu Nuaym, Hilye; Beyhakî, Şuab’ül-İman)
Buradaki müslüman sözünden, hak yönünden müslüman, doğruluk yönünden mümin olan kastedilmiştir. Bu öyle müslümandır ki müslümanlar onun elinden ve dilinden emindirler. Onda müminlerin ahlâkı görünür. O, günahların sadece küçükleriyle kirlenir. Büyük günahlardan korunup farzları yerine getirdikten sonra ölüm onun küçük günahlarını temizler ve kefaret olur.
Ata el-Horasanî k.s. şöyle diyor: Hz. Peygamber s.a.v. bir grubun yanından geçti. O meclisten bir kahkaha sesi yükseldi. Bunun üzerine şöyle buyurdu:
– Meclisinizi, lezzetleri bulandıranın anılmasıyla katıştırın!
– Lezzetleri bulandıran nedir, diye sorulunca buyurdu ki:
– Ölümdür!
Enes b. Malik r.a.’ın rivayetine göre Hz. Peygamber s.a.v. şöyle buyurmuştur:
“Ölümün zikrini çokça yapın! Çünkü ölümü anmak günahları siler. Dünyayı gözünüzde küçülterek kıymetsiz kılar. Ayırt edici olarak ölüm kâfidir. İnsana vaiz olarak ölüm yeter!”
Hz. Peygamber s.a.v. mescide gitti. Bir grubun konuşup güldüklerini gördü. Bunun üzerine şöyle dedi:
Ölümü hatırlayın! Nefsimi kudret elinde tutan Allah’a yemin ederim ki, eğer benim bildiğimi siz bilseydiniz az güler, çok ağlardınız. (Taberânî; Beyhâkî)
Abdullah ibn Ömer r.anhüma şöyle diyor: Hz. Peygamber s.a.v.’in yanına geldim. O esnada Ensar’dan bir kişi:
– Ey Allah’ın Rasulü! İnsanların en akıllısı ve en üstünü kimdir, diye sordu. Hz. Peygamber s.a.v. şöyle dedi:
– Ölümü en fazla ananlar ve ölüm için en fazla hazırlık yapanlardır. İşte onlar akıllıların ta kendisidirler. Onlar dünyanın üstünlüğünü ve ahiretin nimetlerini elde etmişlerdir.
0 yorum:
Yorum Gönder